Ticaret Bakanlığı Paslanmaz Çelikte Anti-Damping Vergisi Uyguladı

Ticaret Bakanlığı, yurt dışı menşeli dampingli ürünler karşısında zor durumda kalan paslanmaz çelik sektörü için anti-damping kararı aldı. Bakanlık, dampingli ürünlere karşı yüzde 3,95 oranında anti-damping vergisi uygulanmasına karar verdi. Bu karar, Türk sanayi sektörünü üretim yapamaz hale getiren haksız rekabeti önlemeyi hedefliyor.

Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı, karara ilişkin yaptığı açıklamada, “Yerli üreticiye daha adil bir rekabet ortamı sağlayacak bu kararı, sektörün büyük kayıplar vermekten kurtaracak ilk adım olarak görüyoruz ve devamının geleceğine inanıyoruz” dedi.

Ticaret Bakanlığı, Çin ve diğer Uzak Doğu ülkelerinden ithal edilen düşük fiyatlı ve kalitesiz ürünlerin iç piyasada haksız rekabet yarattığına yönelik başvuruyu haklı bularak bu kararı aldı. Yeni uygulama, demir-çelik sektöründe eşit şartlarda rekabeti sağlayarak Türkiye ekonomisine destek olacak.

Haluk Kayabaşı, dampingli ithalata karşı alınan önlemlerin yeni yatırımların önünü açacağını belirterek, “Paslanmaz çelik, otomotivden sağlığa, gıdadan enerjiye, mutfaktan savunma sanayisine kadar pek çok sektörde stratejik ve vazgeçilmez bir girdidir. Asya kökenli dampingli fiyatlar, yerli üreticinin yatırım kapasitesini zayıflatıyor. Bakanlığımızın aldığı bu önlemler, sürdürülebilir büyümeye katkı sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.

Kayabaşı, paslanmaz çelikte dışa bağımlılığın azaltılmasının ülke için büyük önem taşıdığını ve pek çok ülkede benzer koruyucu ticaret politikalarının uygulandığını vurguladı.

Ayrıca, Kayabaşı yeni anti-damping vergisinin istihdamı artıracağını, kapasite kullanımını yükselteceğini ve yerli üreticilerin rekabet gücünü destekleyeceğini söyledi. Türkiye’nin yıllık soğuk haddelenmiş paslanmaz çelik tüketiminin yaklaşık 400-450 bin ton olduğunu, ithalatın ise %80 civarında pay aldığına dikkat çekti.

“Yerli üretimi güçlendirmek, cari açığın azaltılması ve sanayimizin stratejik bağımsızlığı açısından kritik öneme sahip. Bakanlığımızın desteğiyle güçlü bir sanayi ekosistemi kurulacak, yatırımlar kalıcı hale gelecek ve katma değerli üretim gelişecek. Türkiye, büyüyen sanayisiyle küresel rekabette giderek görünür hale geliyor. Paslanmaz çelik sektörü de bu büyümenin omurgasını oluşturuyor. Bu adım, Türkiye’nin üretim üssü olma konumunu güçlendirecek ve sektörde dünya çapında söz sahibi olmamızı sağlayacak” dedi.